Androloji Sözlüğü
Ejakülat (semen):
Sırasıyla Testis %0,5 epididim (%5), ductus deferens (vaz) ve ampullası (% ), veziküla seminalis (%60), prostat (%20) ve periuretral glandların (Litre ve Cowper) sekret ve içerikleri (2)
Azoospermi:
Ejakülat içinde spermatozoa bulunmaması
Asthenozoospermi:
Spermlerin hareketlilik oranının %50’in altında olması hali
Oligospermi:
Ejakülatın bir mililitresindeki sperm sayısının 20 milyonun altında olması hali
Anejakülasyon:
(aspermi), genel anlamıyla antegrad bir ejakülasyonun gerçekleşmemesidir.
Retarde (gecikmiş) ejakülasyon:
Tüm ön basamakların tamamlanmış olmasına rağmen kişinin alışık olduğu süre içerisinde ejakülasyonu sağlayamaması halidir (1).
Anorgazm:
doyum duygusunun ejakülasyona eşlik etmemesi. Genellikle psikolojik rahatsızlık ya da alınan tedavisi sonucunda, ve ayrıca diabetik periferik nöropatide olduğu gibi penil duyunun azalmasında görülebilir.
Prematüre Ejakülasyon (ejeculatio precox):
Kişinin istediğinden erken; minimal cinsel uyarıyla, vajinal penetrasyonun öncesi / esnası ya da hemen sonrasında oluşan ejakülasyon. Prevalansı %26-75’dir. Penetrasyondan ejakülasyona kadar 2-5 dakikayı norma kabul eden otörler de vardır (1,3,4).
Retrograd ejakülasyon:
mesane boynunun yetersizliği nedeniyle ejakülatın mesane içine kaçmasıdır. Semptom olarak anejakülasyondan farksızdır ancak postejakülasyon idrarında spermin bulunmasıyla konulan klinik bir tanıdır (1,4).
Seminal emisyon yetersizliği:
Mefleksin ilk basamağının gerçekleşmemesi nedeniyle gene semptom olarak anejakülasyon tablosunun oluşmasıdır (4).
Fonksiyonel ejakülatuar yetersizlik:
Noktürnal emisyonların varlığı ayırıcı tanıya yardımcı olur. Etyoloji psikolojik ya da idiopatiktir (1,4).
Ejakülatuar kanal tıkanıklığı:
Veru montanum veya distal ejakülatuar kanalın prostatik uretrayla olan devamlılığının mekanik nedenlerle tıkanması halidir (5).